imaj.ilhami.jpg

Ne gariptir bu Insanoglu
Home
Düsünce ve Kolay Ezbercilikler
Aynayi Kendine Tutmak
Acayip Seyler
Aliskanliklarin Psikolojisi
Nuray Erenler ve Muratlarina Ermeyecekler
Linç Kültürü
Hiç Olmak
Manzaralar ve Biz
Karerce Bir Isik Yakmak
Bu Bir Borc Yazisidir
Su Insan Kizi de Garip
Karer Siteleri
Tarihin Tarihsizligi-2
Tarihin Tarihsizligi-1
Bulanik Sular ve incik Boncuk
Hallerimizden bazi haller
Durgun Gölleri Karistirmak
Tarih Masal Olsaydi
Kani Yado
Lozan Ve Oynanmis Kaderimiz
Ne gariptir bu Insanoglu
Onlarin Basbakani ve Bizim Amed
Ya Bu Deveyi Güdeceksin..
Eylül Kiran
Mercan Vadisi Denince
1.lüks siyaset
3.Dil yarasi
4.Digisen degistirecek
5.Kendini kemirmek
6.Cewlik bir siir
7.istanbul saldirilari
8.Ensenizi kabartmayin
9.Ömrüme mektuplar
10.Önce evinden
11.Evet pismanim
12.Köln yürüyüsü
13.Aldatilacakmiyiz
2.bin ladin
Ön söz
Anlasilmamak
Sözün bittigi yer
Pircan yaylasi
Cölasan'a mektuplar-1
Cölasana'a mektuplar-2
Cölasan'a mektuplar-3
Garip haller
Newroz adaleti
Tutsak sevgiler
Düsüncenin fay hatti
Durum ve durumlar
Türk devlet dalaveresi ve biz
Nefret
Bayrak ve tahammül
Cewlik bir siirdir simdi

 

 

 

 

 

 

Ne Gariptir Şu İnsanoğlu?

İlhami Sertkaya

Bir an durup, bütün sizi kuşatan, etkileyen, ideolojilerden, politikalardan, felsefelerden çekin düşlerinizi ve adeta sıfırdan, bir dünya hali’nin düş turuna çıkın.




Bir an durup, bütün sizi kuşatan, etkileyen, ideolojilerden, politikalardan, felsefelerden çekin düşlerinizi ve adeta sıfırdan, bir dünya hali’nin düş turuna çıkın. Bütün düşlerinizi 'yük'lerde boşaltın. Ne bir şiir, ne bir şarkı, ne okumuş olduğunuz bir kitap, sizi kıran bir 'iç çekimi', bir duygulanma hali, bir kızgınlık mesela... Gerçekçi ve olmuşları bilebildiğiniz kadar, objektif olabildiğiniz kadar 'yalın' olun bir an kendiniz için.


Ben bazen bunu becerebiliyorum siz de eminim beceriyorsunuz. İşte bu 'yalınlıkla' bir düş turuna çıkın. Bir yandan insanlığın kendi sorunlarını çözme çabasını, bir yandan 'insanın' bu çabalara karşı çıkma çabasının gariplikleriyle dolu bir tarih göreceksiniz. Bir yandan insan aklının yeni keşiflerini, bir yandan bütün bu 'dahi' yeniliklere karşı engelleyici, yıkıcı davranışlar göreceksiniz.

İnsanlık 'taş'ı kavramış, yararlı hale getirmiş mesela,'insancık'lar bunu 'atmak, bir şeyler kırmak, yıkmak' için kullanmış.


İnsanlık 'suyu' kavramış, onun düzenlenmesini, ürünler elde etmesine kulanmış, 'insancıklar' suyu 'boğmak, bozmak, bulandırmak' için çaba sarf etmiş. Bütün filozoflar o yüzden acı çekmiş. Hani şu sayelerinde bugün internet çağına ulaştığımız, dünyanın bir çok 'bilinmez sır'larını bilebildiğimiz filozoflar yani... Herakleidos, bir gün çocuklarla oynarken, o günün 'soylu'ları toplanmış etrafına ve kibirlice, küçümserce gülmüşlerdi. Herakleidos bunlara boyun kırmış ve:

 — Ne aval aval gülüyorsunuz, bizim yaptığımız sizinkilerinden daha güzel değil mi? demiş.


Herakleidos bir ahırda gübrelerin içinde acı çekerek ölmüştü.

Suyun basıncını bulup, bu sevincten insanlığa adeta o tarihi müjdeyi vermek için hamamda çıkıp 'Bulduum buldum' diye bağıran filozofa 'deli' muamelesi yapmışlardı.

'Ene el hak' demişti Nesimi, bunu anlamak için bir an dinlemek şöyle dursun, derisini yüzmüşlerdi.

Dünyanın yuvarlak olduğunu keşfeden Galileo'yu enginizasyonlara uğratmışlardı. Elektiriği Edison, kuşkusuz işkence odalarında insanlara işkence edilsin diye bulmamıştı.

Fakat günümüzde, dünyanın yuvarlak olmadığını söyleyen bir 'akıllı!' her halde… Bütün insanlığın hizmet etmiş düşünürlerin 'haksız' olduklarını söyleyebilecek bir 'nankör' de yok.


Fakat bütün bu insanlığın yarattığı gelişmelerden, imkânlardan yararlanıp, kendi saltanatları için insanlığın yolunu kesmekle uğraşan 'insancık'larla uğraştığımız da bir gerçek daha. İnterneti, virüs korsanları bozsun insan sağlığını tehdit etsin diye oluşturmadı o pırlanta zekâ.


Osmanlının yıkılması için, birçok ülkenin talan edilmesi, ilhak edilmesi, bir dünya savaşının yaşanması gerekmiyordu.


Jan Doruan isimli Fransız bayanın, bir seferinde kadın hakları için, Prudhon'a 'Af edersiniz, bana söyler misiniz, vücudunuzun hangi parçası sizi kanun kurucusu yapmıştır?' anlamlı sözünü söylemesi için asırların geçmesi gerekiyormuş, bütün bu 'insancık'ların kirlettiği,
körelttiği dünyada.


Bölük pörçük, düşlerden adeta bir iki siğara içim hızla dolanıp günümüze geldim. Başbakan Tayyib Erdoğan'ın  Amed 'çıkartma' sına bir uğradım son olarak.


-Kürd sorunu yoktur böyle düşünürseniz yoktur, demişti.


-Kürd sorunu vardır bu benim de sorunumdur, dedi Amed'de.

 

İki kere iki dört mü ediyordu?


Şu insan oğlu ne garip...


Ve insanlık, 'insancık'larla uğraşmak zorundadır daha...


İlhami Sertkaya
17-08-2005